Kısa bir giriş yapacak olursam, Bicycle Therapeutics şirketinde ve Genetik Epidemiyoloji/Computational Biology alanında Principal Scientist/Uzman Araştırmacıyım (akademik ve kronolojik özgeçmişimle ilgili detaylara da About me sayfamdan ulaşabilirsiniz). 18 yaşımdan beri de vaktim (ve çapım) yettiğince belli konularda yazmaya çalıştım:
1- ‘Discussion‘ kategorisi altında beni ilgilendiren bilimsel/sosyal/kültürel konular hakkındaki düşüncelerimi yazıyorum – sadece ‘bilimsel’ olanlarını önemsiyorum ve yalnızca bu yazılarımın sizler tarafından önemsenmesini istiyorum.
2- ‘Personal‘ kategorisinde ise kendime günlük olsun diye paylaştığım yazılar/hatıralar mevcuttur.
3- ‘My Research‘ sayfamda ise verdigim (çoğu bilimsel) sunumların/derslerin PowerPoint slaytlarını paylaşıyorum.
2017 öncesi yazılarımın tarz, içerik ve dilini begenmesem de – hatta bazılarından utansam da (2006’da ‘Delikanlılık kitabı’ yazmış adamım :D) – kendi gelişimimi (ya da geriye gidişimi) gözlemleme adına silmeyeceğim*. Blogumun oluşturulma sebeplerinden biri de bu zaten…
Bu blogdaki birçok yazıyı sık gelen sorulara – yoğun olsam da entelektüel bir sorumluluk olarak gördüğümden – cevap vermek için yazdım. Diğer yazılarımı ise insanların fikirlerini değiştirmek için değil, i) gözlemlerim, fikirlerim, hatıralarımın bazılarını not etmek için; ii) bazı konularda “duyarsız kalmadım; en azından yazdım” diyebilmek için**; iii) (kendi çapımca) bilgimin, tecrübelerimin, gözlemlerimin, bana verilen maddi-manevi nimetlerin (kısmen) hakkını vermek için; iv) beni ilgilendirmesi gereken konularda tarafımı belli etmek için, yazıyorum/paylaşıyorum.
Yazılarım, yazdığım gündeki fikirlerimi, bilgi(sizliği)mi ve yazdığım andaki ruh haletimi yansıtıyor. Blogumda okuduğunuz hiçbir şeye katılmak zorunda değilsiniz; çok da ciddiye almayın lütfen. Fakat cevap yazmak istiyorsanız, o zaman da yapıcı eleştiriye açığım – ihtimal, eski yazılarımı (okumuyorum ama) şimdi okusam, ben de sizin gibi düşünüyorumdur. Geçen seneki Mesut’la dahi birebir aynı şeyleri düşünüyorsam, o seneyi kayıp sayarım. Ukalalık yapmak için değil, gözlemlerimi hem kendimle, hem de okumak isteyenlerle paylaşmak için yazıyorum. Birkaç kere duyduğumdan söylüyorum: ne yazar, ne şair, ne de öğretmen olma iddiam var; paylaştıklarımın çoğu bir “iç dökme”dir. Içimden döküldüğü gibi de fazla düzeltilmeden yazılmıştır. Yine de buradan (kendi) kendinize çıkaracağınız en ufak bir pozitif/bilimsel bilgi, ders ve/ya da ilham bile beni memnun edecektir. Yazılarımda gördüğü ufak-tefek hatalara takılıp, “bütün”de vermeye çalıştığım mesajı hiçe sayanların söylediklerine değer vermiyorum; cevap da vermeyeceğim!
Yazdıklarım tamamen kendi fikirlerim; ve ailem de dahil kimseyi bağlamaz. Hür bir birey olarak, sadece kendimi temsil ediyorum.
Neyse uzadı 🙂 Blogumu ziyaret ettiğiniz için teşekkür ediyorum!
(Not: Bu blogdaki hiçbir fotoyu izinsiz kullanmayınız. Fotolar hariç herşeyi – ticari amaç dışında – atıf yaparak kullanabilirsiniz)
İngilizce bilen ziyaretçilerim tüm yazı ve paylaşımlarımı – kronolojik olarak sıralanmış bir şekilde – Ana sayfadan okuyabilirler (Not: Maalesef 2017-öncesi türkçe yazılarım genelde ingilizce yazılarımdan daha didaktik ve dini içerikli – zamanla degiştirdim tarzımı).
Türkçe paylaşımlarımı sırayla okumak için lütfen buraya tıklayın, ya da aşağıdan seçin (kalın font: popüler yazılar):
19/07/2025 Çocuklar ve büyükler (kısa hikaye)
09/03/2025 “Hocam size ne emailler geliyordur!”
30/07/2022 Bianet ‘Göç hikayeleri’ roportajım
08/03/2021 Genetik Epidemiyolojiye Giriş
08/04/2020 SARS-CoV-2 ile ilgili gözden kaçırılanlar
26/03/2020 SARS-CoV-2 ve Epidemiyoloji
23/08/2019 İngiltere’de akademik kariyer için tavsiyeler
——————Baba olduktan sonra (Ekim 2018 – Yaş:30)——————
22/03/2018 Okuduğumuz sağlık haberleri ne kadar doğru?
11/03/2018 Bir bilim ve genetik reklamı
12/02/2018 Müslüman bir genetikçi olarak evrim teorisi hakkındaki görüşlerim
12/12/2017 Kader Kısmet bu işler (kısa hikaye)
17/08/2017 Entelektüeller neden sevilmezler?
24/05/2017 Duya duya gına geldi arkadaş
16/05/2017 İngiliz kültürüne dair gözlemlerim
28/03/2017 İngiltere’de okumak/yaşamak
——————Evlilik sonrası (Aralık 2016 – Yaş:28)——————
07/09/2016 Millet ne isterse o!
17/03/2016 Eziklik semptomatolojisi
——————Doktora sonrası (Kasım 2015 – Yaş:27)——————
28/10/2015 Yazmasam… Hesap veremem!
19/10/2015 Somut konuşalım beyler!
16/10/2015 Anne-babamdan çok şey öğrendim…
07/09/2015 Başarı sadece gayretle gelmez!
05/09/2015 Aşk/evliliğe dair ‘kamyon arkası’ sözler
03/09/2015 Düşünsek, cevab(lar)ı bulacağız!
18/08/2015 ‘Materyalist Islamiyet’ anlayışı
29/07/2015 Epidemik cehalet
30/06/2015 Ayakkabısı yıpranmış yolcu (şiir)
28/06/2015 Popülizmi bırakalım artık
21/06/2015 Şuur sahibi olmak ya da olmamak
14/06/2015 Futboldan çok şey öğrendim
12/06/2015 Vefa…
05/06/2015 Sessiz çoğunluk – Silent majority
14/05/2015 Din, bilim ve bilim insanları
15/04/2015 Bir-iki gözlemim
20/02/2015 Insanın bir ‘duruş’u olmalı…
29/01/2015 Akraba evlilikleriyle ilgili objektif perspektif ve ilginç anektodlar
30/09/2014 Nesli ihya için…
10/08/2014 Nefret dili ve iftira
15/07/2014 Türkiye’de diyabet riski
31/05/2014 Bir Yusuf ve Zeliha hikayesi (yarım kalan kısa roman çalışması)
24/05/2014 Güzel ve düzgün bakabilmek
21/04/2014 Kulhakki.com?
28/03/2014 Devlet ve STK’lar
21/10/2013 ‘Bir bildiği vardır’ teorisi
23/09/2013 Nimet ve Şükür
18/08/2013 Neyim Var Ki Rab’dan Gayri (şiir)
01/08/2013 Hayat Gayem
26/07/2013 Korkmuyor musun? (şiir)
26/07/2013 Gurbet (şiir/şarkı)
01/07/2013 Sonraki Canakkaleler
28/06/2013 Kıssadan Hisse
28/06/2013 Hayatın Anlamı
04/12/2012 Gizli Santa (Secret Santa)
13/09/2012 Nefsimle münazara
13/09/2012 Nefsime Sorular
15/07/2012 Ülke Futbolu ve Önümüzdeki 4 Sene
08/06/2012 Aklıma gelen bir-iki söz…
——————Doktora başlangıcı (Şubat 2012 – Yaş:23)——————
21/09/2011 Turk Futbolundaki Problemler
21/09/2011 Turk Futbolu ve Gelecek
21/05/2011 Photos of Turkey – Türkiye albümü
09/05/2010 Mount Argaeus in Kayseri, Turkey
01/06/2009 Anatolia FC – Anadolu FK (Leicester, UK)
26/07/2007 ‘Kamp Kardeşler’ Videoları
12/05/2006 Delikanlılık Kitabı
——————Blog başlangıcı (May 2006 – Yaş:17)——————
Yaşadığım bazı hadiseler ve okuduğum bazı kitap/makaleler, hayat felsefem ve gelişen olaylara karşı duruşumda büyük değişikliklere yol açtı. Özellikle doktora sürecim (2012-2015), evliliğim (2016) ve baba oluşum (2018) bana çok şey öğretti. Bu yüzden paylaşımlarımı da bölümlere ayırma ihtiyacı hissettim – çünkü dil, tarz ve içerik olarak oldukça değişiklik gösteriyorlar. (Not: Yukarıdaki tarihler yayım tarihine tekabül ediyor. Yazıları daha önceden yazmış olabilirim)
*Fikir aşamasında olanları ya da zaten bana özgü olmayanları ‘Private’ hale getirdim – ileride düzenleyip (bozuk bağlantı/linkleri de ekleyip), yayınlayabilirim onları da…
**Banal ama belirtmek zorundayım: Doğduğum ülke olan Türkiye’yi çok seviyorum ama kendimi hak-hukuk olan dünyanın bir vatandaşı olarak görüyorum (2000’den, yani 12 yaşımdan beri İngiltere’de yaşıyorum). Umarım ülkemize de bir gün adalet gelir! Yukarıda ve blogumun başka yerlerinde rastlayacağınız resimlerin (ve ergenlik yıllarımda seçtigim ‘mesuturkey’ kullanıcı isminin) aksine Türk milliyetçileri/devletçilerinden (ve dinbazlardan) kesinlikle haz etmem – kimseye faydası dokunmamıştır bu fanatik tiplerin! Bir de (Allah’a ve sevdiklerime hesap verme konusunda) vicdanım rahat olduğu sürece, diğer insanların ne düşündüğü hiçbir zaman umrumda olmadı. Kendimi bildim bileli meraklı ve girişken bir insan oldum; her tür işe burnumu soktum ve güzel gördüğüm şeyleri destekledim. Fakat beynimi ve vicdanımı kimseye, hiçbir gruba ipotek etmedim. Dost kaybedecek olsam dahi kimsenin, bana çok emeği geçmiş birisinin dahi, hatasını, günahını savunmadım; savunmam.

İngiltere ye geleli daha 42 gün oldu ve başka bir konuyu araştırırken tevafuk yazılarınızı okudum. Biz de liseye giden ikizlerimiz için geldik, daha iyi bir eğitim, adil bir düzen ve iyi bir gelecek…Benim yavrularım da inşallah sizin gibi kendini ve yaradanını bilenlerden, insanlığa faydalı olanlardan olurlar. Selam ve dua ile.